sony eurasia genel müdürü mohsen noohi yıllar önce sony’de çalışmaya başlamasının nedenini şöyle açıklıyor; “sonunda sony’de çalışmaya karar verdim. çünkü sony’nin operasyon şekli düşünceme daha uygundu. kendi yolunuzu bulmanıza imkan tanıyordu. p&g’nin yılların deneyimiyle oluşturduğu belirli kuralları vardı. sony ise çok taze ve yeniydi. sony’nin ingiltere’deki genel müdürü “insanların kendileri olmasını ve sony’ye kendi yollarıyla değer katmasını istiyoruz” demişti. ben de bir şeyi her zaman kendi stilimde yapmak isterim.”
bu kadar cümle arasında dikkatimi çeken en önemli nokta, sony’nin bakış açısı oldu. insanların kendileri olmasını ve bu şekilde değer katmasını istemek.
bu cümleyi kaç kere duydunuz? ben çok sık duyuyorum. gerçek hayatın farkı da burada ortaya çıkıyor. röportajlarda konuşmak kolaydır; uygulamaksa zordur.
gerçek hayatta şirkette adı duyulan ve işleri yöneten çok az sayıda insan vardır. herkese değer katma fırsatı vermek, o insanlara ve fikirlerine inanmaktır. ama kaç kişi, çevresindeki insanların daha iyi fikirleri olduğunu bir yana bırakın, o kişilerin fikirleri olduğuna inanır?
bir de insanların kendileri gibi olmasını istemek mi? deli misiniz? farklı insanları kolay yönetemezsiniz; insanlar ne kadar aynıysa o rahat yönetilir. farklı insanların arasından sıyrılmak da zordur.
bu tipik bir ego problemidir; “ben”le başlayan cümleler kurma isteğidir. oysa şirketler “biz” işidir. “ben” diyerek gelinecek nokta bellidir.
kendi şirketinizi kursanız da, başkalarının yanında çalışsanız da kendi fikirlerini kendiniz hayata geçirseniz de, şirketiniz 3 kişi de olsa 300 kişi de olsa iş hayatı insanlarla içiçedir.
yapılması gereken farklı insanları bir araya getirip, farklılıklarını ortaya çıkararak ve bu farklılığı uyumlu bir şekilde yöneterek değer sağlamaktır. birbirinin aynı insanlar ne işe ne de birbirlerine yarar sağlayabilir.
teknolojiyle birlikte operasyonel işler bilgisayarlar tarafından otomatik yapılı hale geldikçe ve şirketler birbirine benzediği için rekabet artıkça “insan” ve “fikir” daha önemli hale geliyor. öyleyse bunu görmezden gelmek ve insana değer vermemek neden?
* 14 mayıs 2007
Bir yanıt yazın